Öncelikle incelikli yaklaşımınız, nezaketiniz, ilginiz, beğeniniz ve değerli katkınız için çok teşekkür ediyorum. Geçmiş olsun ve acil şifalar dileğini saygıyla iletiyorum. Kentimizin sosyokültürel yaşamının inşasında, dönemin siyasi aktörleri ile birlikte, çok önemli bürokratik misyon yüklendiğinizi, örnek alınması gereken başarılı uygulamalara imza attığınızı, şehrin belleğinde önemli bir değerimiz olarak, onurlu bir yere sahip olduğunuzu biliyorum. Ne yazık ki açtığınız yolun, başlattığınız hareketin bugün için arzu edilen noktada olmaması da üzüntü veriyor. İyi dileklerinize aynen katılıyorum. Bundan sonra ki fuar uygulamalarında; kapsayıcı, yansız, objektif, özgürlükçü, aydınlanmacı ve demokratik kriterlerin gözetilmesini, başlattığınız fuar organizasyonunun ideal boyutta uygulanmasını umuyorum. Bu duygu ve düşünceler içinde olarak, sizi en derin sevgi ve saygıyla selamlıyor, esenlikler diliyorum değerli dostum.
Değerli dostum. Yazınıza yorum yazmakta geç kaldığım için özür dilerim. 19 yılım 2. Mesleğim dediğim fuarcılıkta geçti. Ülkemizde hiç bilinmeyen bir meslek olduğu günlerde, halka doğrudan ulaşan organizasyon olarak fuarı, toprağı, ağacı, üzerindeki tesisleri, esas amaç olan ekonomik yapısını mecburen el yordamı ile çok amatörce bir çabayla gerçekleştirdik. Fuarlar hakkında hiç denecek kadar değerlendirmeler yapıldığı için, sizin Kocaeli Kitap Fuarı ile ilgili yazınızı sevinçle karşıladım. Sağlık nedenleri yüzünden fuarı ziyaret edemedim. Çok sınırlı imkanlarla Kocaeli Fuarı’da 80’li yıllarda düzenlediğimiz Kitap Fuarı’nın iskeletini oluşturacak ilkelerine bakınca, sizin eleştirilerinizle örtüştüğünü görmek beni çok mutlu etti. Kitabı, yani kültürü, edebiyatı, felsefeyi ve bir çok önemli ögeleri içinde bulunduran kitap fuarları,sanayi ve hizmet fuarlarından çok daha fazla sosyal duyarlık ister.